Cinsel İşlev Bozuklukları Tanı Tedavi Merkezi

Muayenehanemiz, Üroloji Uzmanı Op. Dr. Niyazi Umut Özdemir tarafından, başta “Cinsel İşlev Bozukluklarının Tanı ve Tedavisi” olmak üzere bu alandaki ihtiyaçlara yönelik hizmet vermek amacıyla kurulmuştur. Sanal markamız olan “UZ” ise gündelik dilde sıkça kullanılan uzman, uzlaşmak ve uzak gibi sözcüklerle anlam bağı taşımasının yanı sıra, eski Türkçede de köklü bir anlam geçmişine sahiptir. “UZ” sözcüğü; sıfat olarak “usta ve becerikli”, fiil olarak ise “denk düşmek” ve “bir araya gelmek” gibi anlamlar taşır. Biz de bu kadim anlamlardan ilham alarak, “sizi yeniden kendinizle uzlaştırmak” amacıyla 2017 yılında bu yola çıktık

 

Cinsellik, insan ilişkilerinin en mahrem ve aynı zamanda en az konuşulan alanlarından biridir. Yapılan araştırmalar, ülkemizde kadınların %80’inin, erkeklerin ise %70’inin yaşamlarının bir döneminde çeşitli cinsel sorunlar yaşadığını ortaya koymaktadır. Bu sorunlar, bireylerin hayatında yolunda gitmeyen pek çok durumun temelinde yer alabilmekte; başlangıçta güzel giden ilişkilerde bile zamanla ciddi uyumsuzluklara neden olabilmektedir.

 

Ne yazık ki, cinsel sorunlar çoğu zaman göz ardı edilir veya ertelenir. Oysa zamanında ele alınmayan bu problemler, çiftler arasında kırıcı söylem ve davranışlara yol açarak ilişkiyi ya sonlandırmakta ya da duygusal tatmini olmayan zoraki bir beraberliğe dönüştürmektedir. Aslında bazen büyük ve çözülemez gibi görünen sorunların ardında, doğru değerlendirme ile kolaylıkla giderilebilecek küçük detaylar yatmaktadır.

 

Toplumdaki genel kanaat, kadınlardaki cinsel sorunların çoğunlukla psikolojik; erkeklerde ise daha çok fiziksel nedenlere dayandığı yönündedir. Ancak cinsellik, ne bu kadar basit ne de tek taraflı bir olgudur. Gerçekte, cinsel sorunlar çoğunlukla çiftler arasındaki uyum eksikliğinden kaynaklanır ve bu nedenle çift olarak ele alınması gereken çok boyutlu bir durumdur.

 

Cinsellik, bedenimizin en karmaşık ve en gizemli işleyen sistemlerinden biridir. Bu sistemin merkezinde yer alan cinsel birleşme, hem bilinç hem de bilinçaltının, hem istemli eylemlerin hem de istemsiz reflekslerin bir arada çalıştığı özgün bir süreçtir. Kadın ve erkek bu süreçte adeta tek bir beden haline gelir. Ancak gerek fiziksel gerekse psikolojik birçok etken bu süreci sekteye uğratabilir.

 

Biz, bu karmaşık ve hassas süreci geleneksel yaklaşımlardan farklı bir perspektifle ele alıyoruz. Genellikle bireyler cinsel sorunlar için psikiyatri, üroloji ya da jinekoloji uzmanlarına başvurmaktadır. Oysa biz, bu sorunlara entegratif, yani bütüncül bir yaklaşımla yaklaşıyoruz. Cinsel uyum sorunlarında, çiftleri birlikte değerlendiriyor; onları birlikte dinliyor ve her iki bireyin katkısıyla şekillenen özel bir tedavi modeli sunuyoruz. Bu yaklaşımın, hem bilimsel temellere hem de yaşamın gerçek dinamiklerine daha uygun olduğunu düşünüyoruz.

 

Bu yöntemle, ülkemizde önemli bir ihtiyaca yanıt veriyor ve aile bütünlüğünü korumaya katkıda bulunmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Unutulmamalıdır ki, cinselliğin sağlıklı yaşandığı ilişkiler; mutlu, özgüveni yüksek ve sağlıklı bireyler yetişmesini sağlar. Bu da kuşkusuz kenetlenmiş bir topluma ve güçlü bir ülkeye giden yolda önemli bir adımdır.